Ve Allah (C.C) buyurdu ki:

İMAN EDEREK SALİH AMEL İŞLEYENLERİN HATALARINI AND OLSUN Kİ ÖRTERİZ VE ONLARI YAPTIKLARI AMELLERDEN DAHA GÜZELİ İLE MÜKAFATLANDIRIRIZ. (Ankebut, 7)

GÜNÜN SÖZÜ

İNSANLARA MERHAMET ETMEYENE ALLAH (C.C)MERHAMET ETMEZ...
Hadis-i Şerif

DUR!BURADAN ÖTEDE RİSK VAR!!!

HOŞGELDİN...AMA BURADAN SONRASI SENİN İÇİN HOŞ OLMAYABİLİR...DİKKATLİ OL...
Ben bir miktar suydum,
Yatağımı arıyordum,
Bulacaktım ama;
İzin vermediler,
Kim mi?
Herkes...

28 Kasım 2010 Pazar

BİLMİYORUM DİYEBİLMENİN GÜZELLİĞİ

                      Okumak iyidir ama emin olun sizi insanlaştırmaz.



    Doğruyu doğru bir şekilde söyleyen insanları çok severim.Ama hiç kimsenin her zaman bunu başarabildiğini görmüş değilim.O yüzden insanlara yönelik hayralıklarım kimse üzerinde bir bütün oluşturamıyor.Çoğu kez bazı yönlerini sevdiğim insanların bazı yönlerinden kaçıyorum.
   İnsan olmanın nasıl bir şey olduğunu iyi bilirim.İçimden taşan duygularımı bastırmak ve kendimi çoğu kez tutmak zorunda kalmışlıklarım var herkes gibi.Bu bastırmalar ve tutmalar içimdeki şeylerin ayıp,günah ya da yasak olmalarından kaynaklanmıyor.Toplumsal hayatın bireylere sunduğu bir otokontrol mekanizması bu.Kimse size nasıl davranmanız gerektiğini söylemez.Yine de siz bilirsiniz ,davranışlarınızın üzerinizde oluşturacağı reaksiyonu.Kendi kendinizi durdurursunuz.

   Bu iyi bir şey mi?Tartışılır.

   Anarşistlere göre saçmalıktır.Komünistlere göre de öyle.Liberaller ılımlıdır bu konuda.Muhafazakarlara göre ise varsa yoksa cemaat.Cemaatin benimsemeyeceği her söz ,her iş aykırıdır.

   Şahsen bu çokgende ben hiç bir kenara yakın olmak istemiyorum.İçimden gelmiyor bu.Özgürlük denilen olgunun tanımının ucu açıklığına karşın kendi özgürlük tanımım üzerinden sürdürüyorum yaşamımı.Bu tanıma göre toplum bir hapishanedir.Sizi esir alır.Yavaşlatır.Kendinizi gerçekleştirmenize izin vermez.Üstelik toplum denilen kavramı avamlar oluşur.Hiç bir şey bilmeyen ama her şeyi bildiğini düşünen insanlar.Her aralık birilerinden yaşamın sırlarını dinlersiniz.Kafanız gereksiz cümlelerle ütülenirken kendinizi yetersizmiş gibi bile hissedebilirsiniz.Okuduğunuz onca kitabın,izlediğiniz belgesellerin,bildiğiniz lisanların işe yaramadığını görmek elbette ki sizi hüzünlendirecektir.Mevlana'nın eşsiz sözüne gelirsiniz:"Ne kadar çok bilirsen bil bildiğin şey karşındakinin seni anladığı kadardır."Yani suç sizde değildir.Kendinizi bir uzaylı gibi hissetmeniz gerekmez.Cehaletin mutluluk kaynağı olduğunu görürsünüz ve kahrolursunuz.Ayrıca da kendinizi farklı hisseder ,içinizde ,derinlerde bir yerlerde olağanüstü güzel duyguların gezindiğini görürsünüz.Bu eşsiz bir duygudur,başkalarından farklı olduğunuzu görmek.

   Biliyor olmak çoğu kez susmayı gerektirir.Edilgen bir görüntü sergilersiniz.Sıkılır ,sinirlenir,belki de böyle olduğunuz için kendinize kızarsınız.Ama biliyor olmanın bir başka boyutu daha vardır.Gerçekte sizden daha çok bilen birileriyle sohbet etmek;işte bunun tadı'da ,keyfi'de ,mutluluğu'da hiç bir şeye değişilmez.Ne söylediğinizi anlayan,ve bunu size verdiği yanıtlarla net bir biçimde ifade eden insanlar.Kendi adıma bu açıdan çok şanslı olduğumu düşünüyorum;bazı uzak ya da yakın insanlarla geceler boyu yaptığımız sohbetler bana kendimi yeniden öğretti ve öğrenmişliğin bu tarz hazzının hiç bir şeyde olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim."İnsan kendini insanda tanır" diyen Goethe'yi daha iyi anlayabildiğimi düşünüyorum.

    Aslında bir şeyi daha açığa kavuşturmak gerekir bu nokta da: Bilmek nedir?

   Şahsen bilmek deyince ben iki şeyi aklımdan çıkarmıyorum: Birincisi hiç bir şey bilmediğini bilmek ve ikincisi "ilim ilim bilmektir,ilim kendini bilmektir,sen kendini bilmezsen,bu nice okumaktır" dizelerinin anlatmış olduğu bilmek.Bu iki şeyi bilen insanların hayatlarında  insan olma konusunda daha akıllıca davranabildiklerini gördüm.Bilinçli bir şekilde bunu seçmeyi yeğledim.Söze bodoslama dalışlar yapıp topluluklar önünde kendi kendinizi aşağılamak derdinden kurtuluyorsunuz böylece.İnsanlar size güveniyor.Hakkınızda ki yorumlar her zaman saygı sınırları içerisinde oluyor.İnsanlarla ilişkilerinizde belli bir seviyeyi yakalayabiliyorsunuz ve en önemlisi ciddiyet eşiğinin altına düşmüyorsunuz.Bütün bunlar bence çok anlamlı şeyler...

    Çünkü eğitimi ,kültürü,toplumsal statüsü ne olursa olsun bence her insan saygı duyulmayı ve önemsemeyi hakediyor.Bunu bildiğinizde insanları önemsemek için politikacı,tüccar,öğretmen vesair herhangi bir meslek erbabı olmanıza gerek kalmıyor.

  Ve insan olmanız kolaylaşıyor...

2 yorum:

  1. Benimde bazen bildiğim tek şey hiç bir şey bilmediğim oluyor :)))

    YanıtlaSil
  2. Kendini tanımaya başlamışsın sende ve bu sevindirici bir şey..

    YanıtlaSil