Ve Allah (C.C) buyurdu ki:

İMAN EDEREK SALİH AMEL İŞLEYENLERİN HATALARINI AND OLSUN Kİ ÖRTERİZ VE ONLARI YAPTIKLARI AMELLERDEN DAHA GÜZELİ İLE MÜKAFATLANDIRIRIZ. (Ankebut, 7)

GÜNÜN SÖZÜ

İNSANLARA MERHAMET ETMEYENE ALLAH (C.C)MERHAMET ETMEZ...
Hadis-i Şerif

DUR!BURADAN ÖTEDE RİSK VAR!!!

HOŞGELDİN...AMA BURADAN SONRASI SENİN İÇİN HOŞ OLMAYABİLİR...DİKKATLİ OL...
Ben bir miktar suydum,
Yatağımı arıyordum,
Bulacaktım ama;
İzin vermediler,
Kim mi?
Herkes...

21 Haziran 2010 Pazartesi

BU VAHŞİ SAVAŞI KİM BİTİREBİLİR?

 
     Terör örgütü PKK'nın karakol baskınında aldığı on bir can dün devlet töreniyle memleketlerine uğurlandı.
     Saldırıda yaşamlarını yitiren bu genç fidanlar şüphesiz o ahşap tabutların içerisinde ,cansız vaziyette olmayı haketmiyorlardı.
     Hayatlarının baharında ebediyete uğurlanmaları en azından bizim için büyük bir talihsizlikti.
     İşin acı tarafı bu saldırılar bundan sonrada yaşanmaya devam edecekmiş gibi görünüyor.Bunun anlamı şu:Bu ülke bu acıları gelecekte de yaşamaya devam edecek.
     PKK saflarında ki kayıplarıda hesaba katacak olursak bu anlamsız savaşta Türkiye yaklaşık yüz bin insanını toprağa gönderdi.Ve görünen o ki her iki tarafta daha nice yüz binleri toprağa göndermeye hazır görünüyorlar.
    ANLAMSIZ SAVAŞ
    Bu savaş hiç bir anlamı olmayan,taraflarına bir şey kazandırmayacak olan iğrenç bir tezgahın ürünüdür.Bu savaşta ne Türkiye Cumhuriyeti PKK'yı ne de PKK Türkiye Cumhuriyeti'ni bitirebilecek kudrettedir.
    Savaşın süregeldiği yirmi beş yıllık uzun zaman diliminde insiyatif kullanmayan tek taraf vardır:O da cepheye sürüklenen binlerce genç fidanın bağrından çıktığı halktır.Halkın artık savaşın insiyatifini eline alma zamanının geldiği gün gibi ortadadır.Anneler ve babalar çocuklarına sahip çıkamayan ve onları gencecik yaşlarında dağ başlarında, nöbetlerde ayrılıkçı gerillaların önlerine siper yapan zihniyetin pençesinden yavrularını kurtarmak zorundadır.
    Bu zihniyetin bir başka türevi aynı şekilde ovadan devşirdikleri Kürt insanlarını  dağa çıkaran ve onları kendi kanlarından ve canlarından insanların varlıklarına kastetmeye zorlayan karanlık "AĞA-BABALAR"dır. Kürt anne-babalarda evlatlarına sahip çıkmak ,evlatlarını dağlarda en zor yaşam şartlarına mahkum eden,adeta bir piyon gibi onları  kendi bireysel politikaları uğrunda kullanan bu şer odaklarının ellerinden kurtarmak zorundadırlar.
    Aksi halde olacaklar gün gibi ortadadır.İktidarı,muhalefeti,medyası,genel kurmayı,sivil toplum kuruluşları onca kayıptan sonra birbirinden farksız bir biçimde "SAVAŞ TAM-TAMLARI"çalmaktadırlar.Savaş tamtamları demek bu memleketin daha nice yüz binlerini törenlerle mezarlara uğurlaması demektir.
  
      HALK İNSİYATİFİ
     Öncelikle bir şeyin altını kalınca çizgilerle çizmek gerekir:İnsiyatif ancak iki tarafında gerekenleri yapmasıyla işe yarayacak bir müessesedir.Bir tarafın gerekenleri yapması diğer tarafın yapmadıklarını telafi etmez.
      Artık şehit anne -babaları da  her cenazede vuku bulduğu gibi kameralara "vatan sağolsun","bir evladım daha var ,onu da göndereceğim"gibi açıklamalar yapmaktan vazgeçmeliler.Bunun yerine "benim oğlum neden öldü,benim size sapasağlam teslim ettiğim bu genç fidan niçin şu an burada değil","bana oğlumun ölümünü açıklayın" diye sormalılar.Sormalılar ki onca kayıptan ,onca ananın yüreğinde ki ateş kor olduktan sonra bile kayıpların hesabını vermek yerine; "sonuna kadar savaşacağız"diye açıklamalar yapanlar en azından böyle pervasız ve hoyratça kahramanlık bağırtıları sergilemekten bir parça vazgeçsinler.
     Kürt anne ve babalarda bunu yapmalılar.Çünkü ölen sadece devletin askerleri değil.Dağdan gelen cenazelerin Kürt Analarının bağrında kopardığı ateş şehit analarının kinden farklı değil.Öyleyse onlarda dağa giden yolu bütün güçleriyle kapatmak zorundadırlar.Bunu yapmazlarsa bu kanla beslenen kirli sistem her iki tarafında gürbüz delikanlılarını çiğneyerek yaşamaya devam edecektir.
    Artık umut anne ve babalardadır.Bu savaşı bitirse bitirse onlar bitirebilir.